Asidoz ve Intravenöz Antiasidoz Tedavisi

post image

Asidoz ve Intravenöz Antiasidoz Tedavisi

Antiasidoz Tedavisi: Asit-Baz Dengesi, Tampon Sistemleri ve Prokain-Baz IV Yaklaşımı


Asidoz Nedir?


İnsan vücudu, biyokimyasal reaksiyonların sürdürülebilmesi için son derece dar bir pH aralığında çalışmak zorundadır. Normal arteriyel pH değeri 7.35–7.45 arasında tutulur. Bu değerlerin altına düşülmesi asidoz, üstüne çıkılması ise alkaloz olarak tanımlanır.

•pH değeri 6.8’in altına veya 7.8’in üstüne çıktığında yaşamla bağdaşmaz.

•Aslında pH, H⁺ iyonu konsantrasyonunun logaritmik ifadesidir:

•pH = – log [H⁺]

•pH’da 1 birimlik değişim, H⁺ iyonu konsantrasyonunda 10 kat değişiklik anlamına gelir.


Bu nedenle, küçük oynamalar bile enzimlerin çalışmasını, hücre zarının geçirgenliğini ve oksijenin hemoglobine bağlanmasını etkiler.


Latent asidoz, akut tablolar gibi dramatik klinik bulgular vermese de, bağ dokusunda H⁺ ve asidik metabolitlerin birikmesi sonucu uzun vadede kronik hastalıkların gelişimine zemin hazırlar.


Tampon Sistemleri: Vücudun İlk Savunma Hattı


Vücudun asit-baz dengesini korumak için en hızlı yanıt veren sistemler kimyasal tampon sistemleridir. Bunlar, ortamdaki H⁺ veya OH⁻ iyonlarını bağlayarak pH değişimini sınırlar.


1. Bikarbonat Tampon Sistemi

•Kan pH’sının %60’ını regüle eden en önemli tampon mekanizmadır.

•Reaksiyon:

H₂CO₃ ⇌ H⁺ + HCO₃⁻

•Akciğerler aracılığıyla CO₂ atılımı ve böbrekler aracılığıyla bikarbonat geri emilimi ile desteklenir.


2. Fosfat Tampon Sistemi

•Özellikle böbrek tübüllerinde aktiftir.

•Asidik idrar oluşturularak fazla H⁺ iyonu atılır.


3. Protein Tampon Sistemi

•Hemoglobinden albümine kadar birçok protein, yan zincirlerindeki asidik ve bazik gruplarla tampon görevi görür.

•Hücre içi tamponlamada kritik rol oynar.


4. Hemoglobin Tampon Sistemi

•Kanda özellikle CO₂ taşınması sırasında etkin çalışır.

•Hemoglobinin oksijenle dolu (HbO₂) ya da boş formu (HHb) pH dengesine katkı sağlar.


Vücudun tamponlama kapasitesinin %53’ünü bikarbonat, %35’ini hemoglobin, %12’sini fosfatlar ve proteinler oluşturur .



Latent Asidozun Klinik Önemi


Bağ dokusunda biriken asidik metabolitler, uzun vadede:

•Eklemlerde ürik asit kristallerine bağlı romatizmal ağrılar,

•Kardiyovasküler sistemde arterioskleroz ve hipertansiyon,

•Sindirim sisteminde reflü, şişkinlik, disbiyozis,

•Cilt, saç ve tırnaklarda mineral kaybına bağlı bozulmalar,

•Lenfatik sistemde ödem, selülit ve dolaşım bozuklukları şeklinde karşımıza çıkar.


Dolayısıyla latent asidoz, çoğu kronik hastalığın patogenezinde sessiz ama güçlü bir faktör olarak rol oynar.


Antiasidoz Tedavisinde Yaklaşımlar


Klinik pratiğimde latent asidoz tedavisinde şu basamakları önemsiyorum:

1.Beslenme düzeni: Alkali potansiyeli yüksek sebze ve meyveler, rafine gıdalardan uzak durmak.

2.Su tüketimi: Kilo başına ortalama 40 mL su ile hidrasyonu sağlamak.

3.Mikrobiyota dengesi: Probiyotik ve prebiyotik desteklerle bağırsak florasını düzenlemek.

4.Alkali preparatlar: Farmasötik kalitede alkali destekler.

5.Şelasyon: Bağ dokusunda birikmiş ağır metallerin temizlenmesi.


Ancak en güçlü etkileri, regülasyonel tedaviler ile görmekteyiz.


Prokain-Baz IV Tedavisi: Latent Asidoza Modern Bir Yaklaşım


Prokainin Özellikleri

•Klasik olarak kısa etkili bir lokal anesteziktir.

•Ancak regülasyon tıbbında yalnızca sinir blokajı için değil, vejetatif sinir sistemini düzenleyici ve asit yükünü nötralize edici özellikleri nedeniyle tercih edilmektedir.


Neden Bazla Kombine Edilir?

•Prokain genellikle asidik bir çözeltidir.

•Alkalize edilerek intravenöz uygulandığında bağ dokusundaki H⁺ iyonları ile etkileşir, lokal ortamı nötralize eder.

•Böylece yalnızca geçici bir analjezi değil, doku mikroçevresinde gerçek bir pH regülasyonu sağlanır.


Klinik Etkileri

•Bağ dokusundaki asit metabolit yükünü azaltır.

•Otonom sinir sistemini dengeleyerek stres kaynaklı sempatik aşırı aktivasyonu baskılar.

•Lenfatik ve kapiller dolaşımı artırır.

•Kronik inflamasyonu hafifletir, doku iyileşmesini hızlandırır.


Bu nedenle Prokain-Baz IV tedavisi, latent asidozun kök nedenine yönelik en etkin tedavi seçeneklerinden biri olarak öne çıkar.

Latent asidoz, görünmez ama kronik hastalıkların temelinde yatan ciddi bir yük oluşturur. Antiasidoz tedavisi; sadece semptom kontrolü değil, bağ dokusundaki H⁺ yükünü azaltmak, tampon sistemlerin etkinliğini desteklemek ve vejetatif sinir sistemini yeniden dengelemek anlamına gelir.

Prokain-Baz IV infüzyonları, bu sürecin en yenilikçi ve bilimsel dayanaklı yaklaşımlarından biridir. Kliniğimde uyguladığım bu yöntem, özellikle kronik yorgunluk, dolaşan ağrılar, romatizmal yakınmalar ve metabolik sendrom eğiliminde son derece başarılı sonuçlar vermektedir.

Uzm. Dr. Mustafa Dinç

Göğüs Hastalıkları-Fonksiyonel Tıp Biorezonans-Ozon-Medikal Estetik

05322424017 - 05525524340 

www.drmustafadinc.com


WHATSAPP